Aevir, Merkeziyetsiz Yapay Zeka Ekonomisi İçin %100 Adil Dağıtım Modeliyle Başladı
Aevir, merkeziyetsiz yapay zeka ekonomisi için %100 adil dağıtım modeliyle tokenomik, yönetişim ve teşvikleri şeffaf şekilde yeniden tanımlıyor; topluluk odaklı büyüme ve eşit katılım sözü veriyor.

Aevir'in Misyonu Ve Arka Planı
Aevir, merkeziyetsiz yapay zeka ekonomisini dönüştürmeyi hedefleyen yeni nesil bir platform olarak öne çıkıyor. Kurucular, yapay zeka modelleri, veri sağlayıcıları ve geliştiriciler arasında adil değer paylaşımı sağlamak için blokzincir tabanlı çözümler ve şeffaf tokenomik tasarımları benimsiyor. Proje, adil dağıtım, açık kaynak ve topluluk odaklı yönetişim ilkeleriyle hem yenilik hem de sürdürülebilir büyüme vaat ediyor.
İlginizi Çekebilir: Cosmos Buenos Aires'te Sovereign Day'i Ağırladı: Küresel Kurumlar ve Web3 Yenilikçileri Bir Araya Geldi
Adil Dağıtım Modelinin Detayları
Aevir’in %100 adil dağıtım modeli, ön satışsız, ön madencilik (pre-mine) içermeyen ve topluluk odaklı token dağılımı prensiplerine dayanıyor. Akıllı sözleşmelerle otomatikleştirilen dağıtım, audit edilmiş kod ve açık defter ile şeffaf takip imkânı sunuyor. Token tahsisi, geliştirici teşvikleri, veri sağlayıcı ödülleri ve likiditeye dair kurallar netleştirilerek ekosistemde haksız avantajların önüne geçiliyor.
Yapay Zeka Ekonomisine Etkileri Ve Fırsatlar
Bu model, yapay zekâ uygulamaları ve veri pazarlarında yeni gelir yolları açarken, geliştiriciler ve veri sağlayıcıları için doğrudan ekonomik teşvikler sağlıyor. Merkeziyetsiz mimari sayesinde model eğitimleri, veri lisanslaması ve model ticareti daha demokratik hale gelip ağ etkileriyle büyüme potansiyelini artırıyor. Şeffaf tokenomik ve eşit dağıtım, yatırımcı güvenini ve ekosistem katılımını destekliyor.
Topluluk, Yönetişim Ve Gelecek Yol Haritası
Aevir, DAO tabanlı yönetişim mekanizmalarıyla topluluk kararlarını merkeze alıyor; token sahipleri teklif sunma ve oy kullanma ile protokolün evriminde doğrudan söz sahibi olacak. Yol haritasında güvenlik denetimleri, entegrasyonlar, açık kaynak güncellemeleri ve ortaklıklar öncelikli yer tutuyor. Bu yaklaşım, sürdürülebilir büyüme, şeffaflık ve geniş tabanlı katılımı teşvik ediyor.