SafeMoon Skandalı – "Ay’a Gidiyoruz" mu, Yoksa Yatırımcıları mı?
2021 yılında "ay’a çıkma" vaadiyle milyonlarca yatırımcıyı arkasına alan SafeMoon, kısa sürede dev bir topluluğa ulaştı.

SafeMoon, 2021’in başlarında Binance Smart Chain üzerinde piyasaya sürüldüğünde "tokenomik devrim" sloganıyla ses getirdi. Her işlemde %10 vergi kesiliyor, bunun yarısı mevcut yatırımcılara dağıtılıyor, diğer yarısı da likiditeye aktarılıyordu. Bu yapı, yatırımcılarda "erken gir, bekle, zengin ol" algısı yarattı.
İlginizi Çekebilir: KuCoin Hack – Merkezi Borsanın DeFi Takipli Savaşı
Proje kısa sürede sosyal medyada viral oldu. Ünlü isimlerin destekleri, YouTube influencer'ları ve “ay’a gidiyoruz!” kampanyalarıyla SafeMoon’un piyasa değeri bir anda milyar dolarlara ulaştı. Ancak yükselişin ardında manipülasyon vardı.
Blockchain araştırmacıları, likidite havuzunun “tam kilitli” olmadığını, geliştirici cüzdanlarının büyük miktarda SafeMoon tuttuğunu ve gerektiğinde bu tokenleri likiditeyi boşaltmak için kullanabileceklerini fark etti. En çarpıcı iddia ise kurucu ekip üyelerinden birinin, yüksek fiyat seviyelerinde yüklü satışlar yaparak fiyatı aşağı çektiğiydi.
Bir Reddit kullanıcısı, cüzdan hareketlerini inceleyerek 68 trilyon SafeMoon’un bilinmeyen adreslere taşındığını ortaya koydu. Ekip ise bu işlemleri “pazarlama fonu” veya “teknik masraflar” olarak açıklamaya çalıştı, fakat topluluk giderek güvenini kaybetti.
Borsalar bazı pariteleri durdurdu, toplulukta büyük bölünmeler yaşandı. Daha sonra kurucu ortaklar arasında kamuya yansıyan kavgalar oldu. Bu süreçte SafeMoon’un fiyatı %95’in üzerinde düştü ve birçok yatırımcı ciddi zararlar yaşadı.
SafeMoon skandalı, "token sahipliği" ve "otomatik vergilendirme" gibi özelliklerin yatırımcıyı korumak yerine istismar edilebileceğini gösteren bir ders olarak hafızalara kazındı.