Silk Road Bitcoin'leri: Dark Web, FBI Operasyonu ve Gizemli BTC Transferleri

Silk Road, Bitcoin’in ilk geniş çaplı kullanım alanlarından biri olarak tarihe geçti. Ancak karanlık ağda faaliyet gösteren bu yasa dışı pazar yeri kapatıldıktan sonra, FBI devasa miktarda BTC’ye el koydu. Yıllar sonra bile bu Bitcoin’ler hareket ettikçe piyasalar sarsılıyor.

Silk Road Bitcoin'leri: Dark Web, FBI Operasyonu ve Gizemli BTC Transferleri

SILK ROAD BITCOIN’LERİ: DARK WEB’DEN FBI KASALARINA VE ÖTESİNE


2011 yılında kurulan Silk Road, internetin karanlık köşelerinde faaliyet gösteren ilk büyük pazaryerlerinden biri olarak kripto tarihine geçti. Tor ağı üzerinden erişilebilen bu site, kullanıcıların kimliklerini gizli tutarak uyuşturucu, silah ve sahte belgeler gibi yasa dışı ürünleri Bitcoin karşılığında satın almasına olanak tanıyordu. Bitcoin, henüz birkaç dolar değerindeyken, Silk Road sayesinde dijital ödeme aracı olarak popülerlik kazandı. Ancak bu yükseliş uzun sürmedi.


İlginizi Çekebilir: Terra (UST) ve LUNA Çöküşü: Stabilcoin Rüyasının Kabusa Dönüşü

2013 yılında FBI, yürüttüğü siber takip operasyonları sonucunda Silk Road’un kurucusu Ross Ulbricht’i San Francisco’da bir kütüphanede dizüstü bilgisayarı açıkken yakaladı. Kod adı “Dread Pirate Roberts” olan Ulbricht, siteyi yönettiğini kabul etti. Aynı operasyon kapsamında FBI, Silk Road’un cüzdanlarında bulunan 144.000 BTC'ye el koydu. O tarihte bu miktar yaklaşık 100 milyon dolara denk geliyordu. Bugün ise değeri milyar dolarları aşıyor.


El konulan Bitcoin’lerin bir kısmı ABD hükümeti tarafından açık artırmayla satıldı. 2014 yılında düzenlenen bu açık artırmalardan birine girişimci Tim Draper da katıldı ve 30.000 BTC satın aldı. Ancak geriye kalan bazı cüzdanlar yıllarca hareketsiz kaldı. Bu “uyuyan BTC’ler”, yatırımcılar arasında merakla takip edilmeye başlandı. Çünkü cüzdanlardan herhangi bir transfer olduğunda, bu olay kripto piyasalarında anında yankı buluyordu.


2020 yılında, yıllardır dokunulmayan Silk Road’a ait olduğu bilinen bir cüzdandan yaklaşık 1 milyar dolarlık BTC taşındı. Bu transfer, blockchain analiz firmalarının dikkatini çekti. Birkaç gün sonra ABD Adalet Bakanlığı, söz konusu Bitcoin’lere el koyduğunu açıkladı. Bu sefer, Silk Road saldırısını gerçekleştiren başka bir hacker’ın, 2013’te sistemden bu fonları çaldığı ve yıllarca sakladığı ortaya çıktı. Yetkililer, bu kişinin kimliğini yıllar sonra tespit ederek Bitcoin’lere el koydu.


Olaylar bununla da sınırlı kalmadı. 2022 ve 2023 yıllarında, ABD hükümeti elindeki bu Bitcoin’lerin bir kısmını tekrar satmaya başladı. Her satış öncesi blockchain’de devasa miktarda BTC’nin hareket ettiğine dair sinyaller alınıyor ve piyasalarda panik başlıyordu. Yatırımcılar, bu kadar büyük hacimli satışların fiyatları baskılayabileceğinden endişeleniyordu.


Silk Road ve onun Bitcoin’leri, kripto paranın yasadışı kullanım geçmişiyle bugünkü kurumsal kabul süreci arasındaki en sembolik bağlantılardan biri hâline geldi. FBI’ın el koyduğu BTC’ler hâlâ devlet cüzdanlarında bekliyor ve her hareketleri milyonlarca yatırımcı tarafından izleniyor.


Bu hikâye, kriptonun hem karanlık hem de şeffaf doğasını eş zamanlı barındırdığını gözler önüne seriyor. Blockchain, her şeyi kaydeder. Yıllar geçse de izler silinmez.

İlginizi çekebilecek haberler